AQUAMAN - Film İncelemesi
Aquaman, 28 Aralık 2018 tarihinde vizyona giren, korku filmleriyle bilinen James Wan tarafından yönetilen fantastik/aksiyon türünde bir filmdir. Başrollerini Jason Momoa ve Amber Heard'ün üstlendiği filmde Nicole Kidman, Dolph Lundgren ve Patrick Wilson gibi ünlü oyuncular da rol almaktadır. DC evreninin 6. filmi olma özelliği taşıyan film şu anda dünya çapında 1 milyar dolar hasılatı geride bıraktı. Ülkemizde 3 haftada 745.463 kişinin sinemada izlediği filmin IMDb puanı ise 7,5'tir.
Aquaman, DC'ye ait bir çizgi roman karakteridir. İlk kez 1941 yılında okuyucuyla tanışmıştır. Gerçek ismi Arthur Curry'dir. Birkaç kez orijini değişse de en bilinen ve filme de konu olan hikayesinde annesi Atlantisli bir kadındır, babası ise sıradan bir insandır. Bu yüzden karada yaşayan insanlar ve sular altındaki Atlantisliler arasında bir bağ oluşturur. Deniz canlılarıyla iletişim kurabilmek, suyun altında nefes almak, çok hızlı yüzebilmek, yüksek basınça karşı dayanıklılık ve karanlıkta çok iyi görebilme gibi güçleri vardır. DC sinema evreninde ilk kez Batman v Superman filminde çok ufak bir sahnede göründükten sonra, Justice League ile seyircinin karşısına çıkmış olan Aquaman şimdi de kendi solo filmine kavuştu.
Filmde Aquaman'in orijin hikayesine odaklanıyoruz. Arthur Curry, annesinin sürgün edilmesinden sonra karada babasının yanında yaşamaya devam eder, Atlantis'e dönmek ve kral olmak istemez. Hayatını insanlara yardım ederek geçirdiği sırada üvey kardeşi olan Atlantis'in kralı Orm insanlara savaş açmak istemektedir. Aralarında bir rekabet başlar. Arthur, Mera'nın da yardımıyla hem bu savaşı engellemek hem de kendisiyle ilgili gerçekleri keşfetmek zorundadır. Ancak tek düşmanı Orm da değildir.
Genellikle kahramanların orijin hikayelerinin anlatıldığı filmler çok yoğun tempoda geçmez. Aquaman ise bu zinciri kırıyor. Filmin büyük çoğunluğunda aksiyon ön planda. Su altında geçen sahneler çok güzel hazırlanmış, görsel efektler şahane. Jason Momoa role tam oturuyor. Amber Heard ise güzelliğiyle büyülüyor. Filmde, insanların denizleri ve doğayı kirlettiğine dair göndermeler yapılıyor. Kötü adamların motivasyonu da bana göre kabul edilebilir. Ben filmi izlerken gayet eğlendim yalnızca süresi biraz daha kısa tutulabilirdi. Onca aksiyon ve görsel efekt insanı biraz yoruyor. DC evreninin geleceği için bu film önemli yer tutuyor. Marvel çıtayı çok yukarı taşırken DC, Wonder Woman filmi hariç Marvel'in gerisinde kaldı. Bu filmle, büyük bir hasılata ve izleyicinin beğenisine ulaştılar. Bu durum gelecek filmlerin de kalitesine yansır diye umut ediyoruz.
Aquaman, DC'ye ait bir çizgi roman karakteridir. İlk kez 1941 yılında okuyucuyla tanışmıştır. Gerçek ismi Arthur Curry'dir. Birkaç kez orijini değişse de en bilinen ve filme de konu olan hikayesinde annesi Atlantisli bir kadındır, babası ise sıradan bir insandır. Bu yüzden karada yaşayan insanlar ve sular altındaki Atlantisliler arasında bir bağ oluşturur. Deniz canlılarıyla iletişim kurabilmek, suyun altında nefes almak, çok hızlı yüzebilmek, yüksek basınça karşı dayanıklılık ve karanlıkta çok iyi görebilme gibi güçleri vardır. DC sinema evreninde ilk kez Batman v Superman filminde çok ufak bir sahnede göründükten sonra, Justice League ile seyircinin karşısına çıkmış olan Aquaman şimdi de kendi solo filmine kavuştu.
Filmde Aquaman'in orijin hikayesine odaklanıyoruz. Arthur Curry, annesinin sürgün edilmesinden sonra karada babasının yanında yaşamaya devam eder, Atlantis'e dönmek ve kral olmak istemez. Hayatını insanlara yardım ederek geçirdiği sırada üvey kardeşi olan Atlantis'in kralı Orm insanlara savaş açmak istemektedir. Aralarında bir rekabet başlar. Arthur, Mera'nın da yardımıyla hem bu savaşı engellemek hem de kendisiyle ilgili gerçekleri keşfetmek zorundadır. Ancak tek düşmanı Orm da değildir.
Genellikle kahramanların orijin hikayelerinin anlatıldığı filmler çok yoğun tempoda geçmez. Aquaman ise bu zinciri kırıyor. Filmin büyük çoğunluğunda aksiyon ön planda. Su altında geçen sahneler çok güzel hazırlanmış, görsel efektler şahane. Jason Momoa role tam oturuyor. Amber Heard ise güzelliğiyle büyülüyor. Filmde, insanların denizleri ve doğayı kirlettiğine dair göndermeler yapılıyor. Kötü adamların motivasyonu da bana göre kabul edilebilir. Ben filmi izlerken gayet eğlendim yalnızca süresi biraz daha kısa tutulabilirdi. Onca aksiyon ve görsel efekt insanı biraz yoruyor. DC evreninin geleceği için bu film önemli yer tutuyor. Marvel çıtayı çok yukarı taşırken DC, Wonder Woman filmi hariç Marvel'in gerisinde kaldı. Bu filmle, büyük bir hasılata ve izleyicinin beğenisine ulaştılar. Bu durum gelecek filmlerin de kalitesine yansır diye umut ediyoruz.
Dc den çok beklentim yok ama yorumlarına güveniyorum
YanıtlaSilGüzel filmdi
YanıtlaSil